Yeni Bir Sömürge Modeli: İsrailizasyon

Başka türlü izahı yok bunun; 36 bin sivil dünyanın gözleri önünde öldürüldü, çocuklar ve kadınlar katledildi... Tüm dünyada siviller ayakta, milyonlar sokaklarda “soykırım” diye haykırıyor ve hiçbir devlet İsrail’e “dur” diyemiyor. Neden?

O ülkenin egemenlik gücü elinden alınmışsa, o ülke başka bir ülkenin uydu devletiyse, iradesini kullanmıyorsa ancak bu kadar sessiz kalabilir.

Eski dönem Doğu Bloku ülkelerinde olduğu gibi ya da soğuk savaş yıllarında ABD hegemonyasındaki devletlerin durumu gibi, büyük devlet istemediği sürece ses çıkartamazdı bazı uydu devletler. Ancak söz konusu devlet ABD ise, Almanya ise, Fransa, İngiltere ise uydu devlet teorisinden bahsedemeyiz bu durumda.

Afrika’da Fransa’nın sömürgeleştirdiği Çad, Belçika’nın işgal ettiği Ruanda, İngiltere’nin sömürgeleştirdiği Kenya değil bu devletler. Bizatihi sömürge devletlerinin kendisi şimdi halklarının taleplerine kulak tıkıyor, anayasalarında savundukları tüm değerleri yok sayıyor, uluslararası hukuku katlediyor ve tüm bunları İsrail için yapıyor. Peki, neden?

İsrail klasik sömürge devleti değildi, bu büyük devletleri kolonizasyon sürecinden geçirmemişti. Gemilerle gelip o toprakları işgal etmemişti. Yer altı kaynaklarını, madenlerini, yer üstü servetlerini zorla ellerinden almamıştı. Bildiğimiz manada bir sömürge devleti değildi İsrail kısacası. Ancak anlıyoruz ki, İsrail başka bir şey yapmış ve bu ülkeleri şaşırtıcı şekilde kendi kontrolüne almış. Sadece bu ülkeleri değil, bazı Arap ülkelerini de... Hem de kamuoyu önünde ses çıkartan Arap ülkelerinin liderlerini devirmekle tehdit etmişti.

Yeni sömürge modeli: İsrailizasyon

Diyelim ki, Arap ülkelerinin gücü yok, ABD onları tehdit ediyor, iktidarlarda iradesiz liderler var. Peki, tüm eyaletlerindeki üniversitelerde öğrencilerin, hocaların isyan ettiği, Hollywood yıldızlarının feryat ettiği ABD, dünyada imajı yerle bir olurken neden bir şey yapamıyor, yapmıyor?

Almanya adeta İsrail’in esiri gibi. İngiltere, Fransa öylece durumu izliyor. Demek ki, İsrail etkisi sandığımızdan daha derin bir şekilde nüfuz etmiş bu ülkelere. Buna belki "kolonizasyon" diyemeyiz ama yeni bir sömürge modeli olarak “İsrailizasyon” diyebiliriz.

Finans sektörünü o ülkedeki Yahudiler kontrol ediyorsa, medya Yahudi iş adamlarının elindeyse, Yahudi lobileri parlamentoda temsilcileri kontrol altına almışsa, dünyanın en büyük şirketlerinin bir kısmı Yahudi CEO’lar ile çalışıyorsa, büyük para fonlarını Yahudiler yönetiyorsa o ülke İsrail tarafından sömürge haline getirilmiş demektir. Hem de işgal orduları, uçaklar, gemiler kullanılmadan, savaş olmadan, barış ortamında yaptılar bunu.

Bu devletlerin bir kısmı gönüllü, bir kısmı mecburiyetten, bir kısmı korktuğundan İsrail yanlısı oldu. Hangi şekilde olursa olsun, sonuçta mülteci kampını vurup yüzlerce çocuk öldüren İsrail’e kimse dur diyemiyor, demiyor, bir şey yapamıyor.

İsrailizasyon öylesine derinlere inmiş ki, geleceğin en büyük şekillendirici buluşu sayılan yapay zekada (AI) bile bunu gördüm. AI şirketinin ürettiği ChatGPT’ye İsrail’in Gazze’de soykırım yapması üzerine bir cümle söyletemedim. Bu konuda bir makale yaz dediğimde İsrail’i suçlu ya da hatalı gösteren cümle kurmadı. Ama Hamas’ı terör örgütü olarak gösteren makaleyi hemen yazdı, onlarca cümle kurdu. Sonradan öğrendim ki bunu bulan kişi de Yahudi kökenliymiş.

Geçtiğimiz günlerde iki yakınım dert yanıyordu birbirine, İsrail’e destek veren şirketler o kadar çoktu ki, boykot nedeniyle dünyanın en iyi markalarını artık kullanamaz oldular ve yerlerine ikame edecekleri benzer kalitede marka bulamıyorlardı.

Nasıl bir düzen kurulmuş, nasıl bir sistemdir bu İsrailizasyon şimdi daha iyi anlıyoruz. Bırakın şirketleri, kurumları, markaları; devletleri iradesiz kılacak, kendi değerlerini inkar ettirecek bir hale getirdi. Bu yüzden, yeni bir sömürge modeli olarak "İsrailizasyon", üzerinde durulması gereken bir işgal yöntemidir bana göre.