Suriye'deki Protesto Hareketi: Ulusal Fikir Birliği Oluşmaya Başladı Mı?
Suriye'nin güneyindeki Süveyda Valiliği'nde, ülkenin ekonomik çöküşüne ve rejimin ekonomi politikalarına duyulan öfkenin patlaması sonucu protestolar başladı. Temel ihtiyaç maddelerine yönelik sübvansiyonların kaldırılması ve ekonomiyi liberalleştirme politikalarının devam etmesi, halk arasında büyük bir memnuniyetsizliğe neden oldu.
Suriye lirasının değer kaybı, enflasyonun artışı ve yaşam standartlarının düşmesi, protestoların tetikleyici faktörlerinin başında geliyor. Rejim, ekonomik krizi yönetmek için sıkı biçimde mali ve parasal politikalar uygulandı. Ancak bu politikalar halk arasında hoş karşılanmadı. Sonunda patlak veren protestolarda ekonomik kararların reddedilmesinin yanı sıra Beşar Esed istifa etmeye çağırıldı.
Protestoların arka planı
Rejimin Arap ülkeleri ile ilişkilerinden beklenen ekonomik sonuçların alınmaması, var olan ekonomik krizle beraber halk arasında hayal kırıklığına neden oldu. Bu noktada Esed rejiminin Arap ülkeleriyle normalleşme sürecini, kendi sunduğu şartlar altında kazanılmış bir “zafer” olarak telakki etmesi, yakınlaşma çabalarını güçlendirecek herhangi bir taviz vermemesi ve Arap Ligi’nde gündeme getirilen uyuşturucu ticareti, kaçakçılık ve mülteciler konusunu ciddiye almaması bazı Arap ülkelerinin Esed rejimi ile ilişkileri yeniden değerlendirmesine hatta dondurmasına neden oldu. Suriye lirasının dolar karşısında hızla düşüşe geçmesi olarak doğrudan karşılık buldu.
Amerikan doları 19 Nisan 2023'te 7.500 Suriye lirasına, 15 Temmuz 2023'te 10.350 Suriye lirasına ve 28 Ağustos 2023'te 14.750 Suriye lirasına ulaştı. Buna göre, dört ay içinde Suriye lirası yüzde elli değer kaybetti. Bu değer kaybının somut olarak karşılığının anlaşılması için memur maaşlarının ayda 10 ile 15 dolar arasında olması dikkat çekti.
Bu durum nüfusun büyük bir kısmının, gıda ve ilaç başta olmak üzere temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelmesine neden oldu. Hükümet, maaş artışını finanse etmek için yakıt gibi bazı temel mallara yönelik sübvansiyonları kaldırmaya karar verince durum giderek kötüleşti. Arap ülkelerinin Suriye ile ilişkileri normalleştirme çabaları, beklenen olumlu ekonomik getirileri sağlayamadı ve bu durum rejim destekçileri de dahil olmak üzere Esed’in kontrolü altındaki kesimler arasında protestoları daha da alevlendirdi.
Rejim, protestolara tehdit ve mezhepçiliği kışkırtarak karşılık verdi. Ancak Süveyda'daki protestolar iki açıdan önemliydi. İlk olarak protestolar, Dürzi dini liderler de dahil olmak üzere farklı sosyal grupları içermekteydi. İkinci nokta ise protestoların Beşar Esed ve ekonomiyi kontrolüne verdiği eşi Esma Esed’e yönelik eleştiriler barındırmasıydı.
Protestoların artarak devam etmesi bekleniyor
Suriye'de ekonomik kriz ve protestolar devam ederken öte yandan rejim, protestoları bastırmak için sınırlı kaynaklara sahip ve halkın taleplerini karşılayamıyor. Arap ülkeleri ile normalleşme süreci tıkanmış durumda ve dış yardım almada da zorlanıyor. Nitekim İran ve Rusya eskisi gibi rejimi desteklemiyor. Bu nedenle rejimin seçenekleri sınırlı görünüyor ve protestoların artarak devam etmesi bekleniyor.
Rejim, halihazırda protestolara karşı çözüm önerileri sunamamakta. Protestolar, son tahlilde Suriye toplumunun değişim ihtiyacını ve farklı sosyolojik arka plana sahip kesimlerin bir araya geldiği “ulusal uzlaşıyı” gündeme getirmiş durumda. Ancak değişimin öncüsü olarak muhaliflerin kontrolündeki bölgelerde, Suriye’deki farklı kesimleri kapsayacak siyasi modellerin oluşturulmasına ve toplumun tüm kesimleri arasında güven ve birliği yeniden tesis etmeye hala acil bir ihtiyaç söz konusu.
El-Arabi Araştırmalar ve Politika Çalışmaları Merkezi