Türkiye Gazze Savaşı Konusunda Arabuluculuk Hattına Girebilir Mi? 

Türkiye, Hamas ve İsrail arasındaki müzakerelerde kritik bir aktör olarak yükseliyor. Öte yandan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşen Hamas heyetinin ziyareti, Ankara'nın arabuluculuk çabalarını güçlendiriyor.
Fokus+
Türkiye Gazze Savaşı Konusunda Arabuluculuk Hattına Girebilir Mi? 
13 Mayıs 2024

Hamas hareketi 6 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Mısır İstihbarat Şefi Abbas Kamil ile telefonda görüştüğünü bildirdi.   

Açıklamaya göre Haniyye, hareketin önerilen ateşkes anlaşmasını onayladığını kendilerine bildirdi.   

Hamas hareketi, kuşatmanın sona ermesi, İsrail ordusunun Gazze’den çekilmesi, yerinden edilenlerin kendi bölgelerine dönebilmesi ve Gazze’ye yeterli miktarda insani yardımın girmesi gibi ateşkese yönelik bazı koşullar belirlemişti.   

Katar, Mısır başta olmak üzere bazı ülkeler, İsrail’in Gazze’de 6 aydan uzun süredir sürdürdüğü savaşı sona erdirmek için çözüm bulmak amacıyla arabuluculuk çabalarında bulundu.  İsrail’in inadı ise tüm çözüm yollarını tıkadı.    

Ancak Türkiye’nin yeni bir arabulucu olarak hatta girmesinin, çözüm üzerinde ek bir etkisi olacağını düşünülüyor.  

Müzakere heyetleri aylardır Doha, Kahire, Tel Aviv ve diğer başkentler arasında mekik dokuyor.   

Hamas ile İsrail, karşılıklı olarak birbirlerini müzakereleri engellemekle suçluyor.   

İsrail, Hamas hareketinin koşullarını reddediyor ve savaşı durdurmayı kabul etmiyor.    

Bu nedenle Hamas, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu “uzlaşmazlıkla” ve bir anlaşmaya varma konusunda isteksiz olmakla suçluyor.   

Türkiye yeni bir taraf   

Suudi Arabistan merkezli Asharq News’e göre, ABD yönetimi, Türkiye’den Hamas hareketiyle müzakere yolunu açmasını talep etti.   

Hamas hareketinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra hükümetiyle iyi ve istisnai ilişkileri olduğu aşikar.  

Bu da ABD yönetiminin bir anlaşma arayışına girmek üzere Ankara’ya yönelmesine neden oldu.   

Haberde yer alan isimsiz kaynakların iddiasına göre Türk yetkililer, İstanbul’da kaldıkları süre boyunca Hamas liderleriyle Katar, Mısır ve ABD’nin arabuluculuğunda yürütülen müzakerelerdeki anlaşmazlık noktalarını ve bunlara ilişkin uzlaşma formüllerine yönelik fırsatları görüştü.   

Görünen o ki ABD, bölgesel nüfuza sahip, bir yandan Hamas’la iyi ilişkileri, diğer yandan da Tel Aviv’le iletişimi olan yeni bir “baskı gücünü” devreye sokmanın yollarını arıyor.   

Ankara’dan başlayıp, Gazze üzerinden Tel Aviv’e ulaşan bu yeni “baskı hattı”, Doha’nın müzakerelerden çekilme konusundaki “sarı uyarı kartını” göstermesinin ardından geldi.   

İsrail ve ABD’nin çok iyi okuduğu bu uyarı kartı, Hamas üzerinde en güçlü etkiye sahip olan Katar’ın her an misyonundan vazgeçebileceğine işaret etti.   

Doha söz konusu uyarıyı, İsrail Ekonomi Bakanı Nir Barkat ve ABD’li Kongre üyesi Steny Hoyer başta olmak üzere İsrail ve ABD’nin Katar'a yönelik suçlamalarının ardından yaptı.   

Barkat, Katar’ı İsrail ile Hamas arasındaki arabuluculukta hile yapmakla suçladı.   

Hoyer ise ülkesine Katar’la ilişkilerini yeniden değerlendirme çağrısında bulunarak, Hamas hareketi üzerinde baskı uygulamadaki başarısızlığı nedeniyle Doha'nın yapıcı olmadığını öne sürdü.  

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ise bu açıklamalara, arabuluculuk sürecinin “dar siyasi çıkarlara” ulaşmak için kötüye kullanıldığını söyleyerek yanıt verdi. Katar’ın “uygun zamanda, uygun kararı” vereceğini de ekledi.   

Uluslararası İlişkiler Uzmanı Mehmet Rakipoğlu, Türkiye’nin Gazze savaşında taraflar arasında arabuluculuk rolü üstlenmek istediğini, Hamas’ın da Türkiye ile iyi ilişkilere sahip olması ve güven duyması nedeniyle buna sıcak baktığını söyledi.   

Rakipoğlu, Türkiye’nin 1967 sınırlarında hem Fetih, hem de Hamas tarafından yönetilen bir Filistin devleti kurulmasında rol almak istediğini de ifade etti.   

Akademisyene göre ABD, Türkiye’nin arabuluculuk hattına girmesinin konunun daha hızlı ilerlemesine yardımcı olacağına, Türkiye'nin bu hattın dışında kalması halinde ise konunun daha da karmaşık olacağına ve somut sonuçlar üretilmeyeceğine inanıyor.   

Türkiye bölgesel ağırlığı olan bir ülke   

Filistinli akademisyen Dr. Mahmud Rantisi, Türkiye’nin Gazze savaşında arabulucu olarak bulunmasının, bölgede nüfuz sahibi bir ülke olması ve siyasi, ekonomik ve güvenlik gibi bölgenin çeşitli meselelerine müdahil olması nedeniyle çok önemli olduğunu vurguladı.   

Rantisi, genel çerçevede Türkiye’nin Filistin davasına destek veren bir ülke olması ve İsrail ile ticari ilişkilerinin kesilmesinin de yeni bir baskı unsuru oluşturduğuna dikkat çekti.   

Türkiye’nin arabuluculuk hattına girmesinde bazı zorluklar olduğunu dile getiren Rantisi’ye göre, bunların başında İsrail’in Türkiye’nin arabulucu olmasını reddetmesi ve bu konuda önyargılı bir bakış açısına sahip olması geliyor.   

Rantisi, ayrıca bölgede Türkiye’nin müdahalesini reddeden ülkelerin de mevcut olduğunun altını çizdi. Bu nedenle Türkiye'nin arabuluculuk rolünün destekleyici olması bekleniyor.   

İstanbul’daki görüşmeler  

İsrailliler, Katar’a yönelik eleştirilerine rağmen, Doha’nın rolünün boyutu ve müzakerelerdeki etkisinin farkında.   

İsrail Yayın Otoritesi’nin aktardığı habere göre bu, üst düzey İsrailli yetkililerin, Katar dışında İsrail ile Hamas arasında anlaşmaya varılmasını sağlayabilecek başka bir ülke olmadığını söylemesiyle de görüldü.   

Katar’ın rolünün önemi, geçtiğimiz Kasım ayının sonlarında Hamas ile İsrail arasında geçici bir ateşkes sağlanmasını başarmasıyla ortaya çıktı.   

Söz konusu ateşkes anlaşması sırasında, 81’i İsrailli olmak üzere her iki taraftan 340’tan fazla rehin ve tutuklu takas edildi.   

Dolayısıyla Katar’ın sarı uyarı kartının ardından, müzakere ekibinin gücünün artırılması için bölgede nüfuz sahibi ve Hamas’la ilişkileri olan başka bir müzakerecinin devreye girmesi gerekiyordu.  

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından memnuniyetle karşılanan İsmail Haniye liderliğindeki Hamas heyetinin 20 Nisan’da gerçekleştirdiği Türkiye ziyaretiyle, Ankara sahneye daha belirgin bir şekilde çıktı.   

Bu ayın başında Hamas, arabulucu ülkeler Katar, Mısır ve ABD ile istişarede bulunulan ateşkes anlaşmasının garantörü olarak Türkiye’nin müdahalesini talep etti.   

Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da, Ekim 2023’te İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Birliği Ortak Zirvesi düzenlenmesinden bu yana, Türkiye İİT çatısı altında Gazze’deki savaşın sona ermesinde rol oynamaya çalıştı.   

Ancak söz konusu zirvede oluşturulan, aralarında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın da bulunduğu Bakanlar Komitesi’nin çatışan taraflar arasında arabuluculuk yapma gibi bir rolü yoktu.