Avrupa'da PKK/KCK Operasyonu: Terör Örgütüne Karşı Avrupa'nın Tepkisi Artıyor
Geçtiğimiz günlerde basına yansıyan bir haberde, Belçika ve Fransa’da eş zamanlı gerçekleştirilen bir operasyon sonucu 8 PKK/KCK’lı gözaltına alındı.
Bu 8 kişiye yöneltilen suçlar, ‘terör eylemleri hazırlamak ya da finanse etmek, bir terör örgütünü finanse etmek için para sızdırmak veya sızdırmaya teşebbüs etmek için komplo kurmak’ olarak açıklandı.
Belçika Polisi’nin, PKK/KCK’nın Belçika merkezli Sterk TV ve Medya Haber TV kanallarının stüdyolarına düzenlediği operasyon ile belge ve teknik malzemelere el kondu.
Eş zamanlı olarak Fransa’da da PKK/KCK’ya müzahir Drancy Demokratik Kürt Toplum Merkezi’ne ve üyelerin evlerine operasyon düzenlendi.
Söz konusu operasyon, örgüte karşı Avrupa ülkelerinin attığı adımların somutlaşması açısından önemliydi. Çünkü örgüt, Avrupa’da ülkelerin hukuki boşluk ve muğlak politikalarından faydalanarak siyasal bir alan elde etmişti.
Ancak, bu operasyonla Avrupa PKK/KCK’ya “dur” demiş oldu.
Avrupa’da PKK/KCK yapılanması nasıl çoğaldı?
Avrupa, PKK/KCK tarafından Türkiye’ye karşı stratejik bir cephe olarak görülmekle birlikte lojistik, finansman ve kadro temini için önemli alanlardan biri.
Avrupa’da örgütün bu yapısının oluşmasında AB ülkelerinin sessiz kalarak, yer yer destek olduğu söylenebilir.
Aslında PKK/KCK, Avrupa Birliği ülkelerinde terör örgütleri listesinde yer alıyor.
AB’ye üye birçok ülkenin örgüte karşı gerekli adımları atmaması da örgütün Avrupa alanında sesinin yükselmesinde ve daha cüretkâr davranabilmesinde etkili oldu.
Avrupa’da artan PKK/KCK şiddeti
PKK/KCK, propaganda faaliyetlerini daha çok Avrupa’da Kürt nüfusunun yoğun olduğu Almanya, Fransa, Avusturya, İsviçre ve Hollanda gibi ülkeler ile örgütün faaliyetlerinin merkezi olması sebebi ile Belçika’da gerçekleştirmekte.
Bununla birlikte, Avrupa’da geniş bir alana yayılmış olmanın verdiği avantaj da her eylem ve etkinlikte kullanılmakta.
Avrupa sınırları içinde düzenledikleri eylemler sırasında, ivedi bir şekilde organize olup, şiddet içeren girişimlerde bulunabilmekte, güvenlik güçleri ile çatışıp çevreye zarar verebilmekteler.
Ve tüm bunlara Avrupa makamları tarafından göz yumulmakta idi.
Ancak son zamanlarda PKK/KCK yüzünden artan şiddet olayları Avrupa ülkelerine bile “dur” dedirtti.
Avrupa makamlarından PKK/KCK’ya karşı tepkiler arttı
Belçika’da yaşanan PKK/KCK’nın kızıştırdığı son olaylar ve bu olayların diğer Avrupa ülkelerine de sirayet etmesi ile Avrupa ülkeleri görmezden geldiği PKK/KCK şiddetine karşı adım atmaya başladı.
Özellikle Belçika’da Türk kökenli nüfusa yönelik şiddet olaylarının artması, bu olaylarda güvenlik güçlerinin yetersiz kalması, PKK/KCK’ya müzahir basın organlarında manipülatif haberlerin yapılması gibi durumlar Avrupa vatandaşlarının da tepki vermesine neden oldu.
PKK/KCK’nın asıl hedefindeki Türkler ise Türk siyasetçilerinin telkinleri ile sakinliklerini hep korudu. Şiddet olaylarından kaçınmaya çalıştı.
Olayların artması sonucu Belçika Başbakanı Alexander DE CROO yaptığı basın açıklamasında, “PKK/KCK lehine gösteriler kabul edilemez. Belçika'da fikir özgürlüğü garanti altındadır ancak terör örgütü PKK/KCK lehine ifadelere tolerans gösterilemez. Zira Kürt sorununa sempati duymak farklı bir şeydir” ifadelerini kullandı.
Belçika Federal Adalet Bakanı Paul VAN TİGCHELT’ten de benzer bir açıklama geldi. VAN TİGCHELT, “Belçika için PKK/KCK, açık şekilde bir terör örgütü olarak kabul edilmektedir. Bu kırmızıçizgimizdir. Bu bağlamda PKK/KCK’nın Belçika'daki faaliyetleri kabul edilemez” dedi.
Avrupa, PKK/KCK şiddetinin giderek artmasından endişe ediyor
Belçika’da yaşanan olaylardan sonra Avrupa makamları PKK/KCK sempatizanları nedeni ile şiddet olaylarının artmasından endişe ediyor.
Örgüte müzahir basın-yayın organlarında yaşanan şiddet olaylarının işlenme şekli ile Avrupa'daki örgüt yandaşlarını şiddete teşvik etmesi tedirginliği arttı.
Bu yayınlar yüzünden özellikle örgüte müzahir genç kesimin zaman zaman şiddet içerikli eylemlere başvurmasından korkuluyor.
PKK/KCK Avrupalı gençlerden örgüte adam devşiriyor
PKK/KCK, Türkiye'de geçmişte olduğu kadar kolay kadro bulamıyor. Avrupa'da Türk milliyetçileri ile Kürtlerin çatışmasını ön plana çıkararak gençlerden kadro temin edebilmek için bir zemin yaratıyor. Kürt gençleri militarize ediyor, olaylara karışan ve adli yaptırım uygulanacak Kürt gençlerinin örgüte sığınabileceği vaadiyle kandırıyor.
Türkiye’den uzak, PKK/KCK gerçeğinden habersiz Kürt gençlerini politize ederek “örgütsel bilinç” kazandırmaya çalışıyorlar.