İran'da Seçime Katılım Oranı ve “Güvenlik Merkezli Tartışmalar
İran'da merkezi otoritenin, düzenlenecek cumhurbaşkanı seçimini, muhafazakar ve reformistlerin rekabetinden daha çok halkın katılım oranı ekseninde bir "güvenlik" konusu olarak ele alması dikkati çekiyor.
Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin 19 Mayıs'ta helikopter kazasında hayatını kaybetmesinin ardından ülke seçim atmosferine girdi. Çok sayıda muhafazakar ve reformist siyasetçi, cumhurbaşkanı aday adaylığı için başvuruda bulundu. Anayasayı Koruyucular Konseyinin (AKK) değerlendirmeye aldığı 80 aday adayından 74'ünü elemesi sonucu ortaya 1 reformist ve 5 de muhafazakar aday çıktı.
Mesud Pezeşkiyan her ne kadar reformistlerin en önde gelen isimlerinden olmasa da reformistler Pezeşkiyan'ı destekleyeceklerini açıkladı. Bu durum anketlere seçime katılım oranında bir miktar yükseliş olarak yansıdı.
Cumhurbaşkanı yetkilerinin sınırlı olması ve AKK'nin reformist adayların birçoğunu elemesi halkın sandığa gitme oranını düşürüyor. Bu durum, rejimin meşruiyeti ve halk ile arasının açılması tartışmalarına yol açıyor.
Haziran 2021'de düzenlenen 13. Cumhurbaşkanlığı Seçimlerine ülke genelinde katılım yüzde 48,8, başkent Tahran'da yüzde 26 seviyesinde kalmıştı. Bu oran, 1979'daki devrimden sonra cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en düşük seviyesi olarak tarihe geçmişti.
En son 1 Mart'ta düzenlenen genel seçimlerde katılım oranı daha da gerilemiş ve ülke genelinde yüzde 41'e düşmüştü.
Hamaney'den hafife almayın çağrısı
İran lideri Ali Hamaney, seçime 3 gün kala yaptığı konuşmada seçime katılım oranının öneminin altını çizdi. Hamaney, "Seçimlere katılımın yüksek olması konusu üzerinde bu denli durmamızın nedeni, (İran) İslam Cumhuriyeti'nin başının dik olduğunu ortaya koymak içindir." dedi.
Katılımın düşük olduğu seçimlerde ülke düşmanlarının bu durumdan "propaganda" amaçlı istifade ettiğini savunan Hamaney, "(Halk) tembellik veya ihmal etmesin, hafife almasın, ülkenin her köşesinde seçimlere katılsın." ifadelerini kullandı.
'Ülke güvenliği katılım oranına bağlı' anlayışı
Tahran Milletvekili Ebulfazl Zuhrevend ise Fars Haber Ajansına yaptığı açıklamada, seçimlere katılım oranı konusunu, ülke güvenliği bağlamında ele aldı.
Zuhrevend, "Seçimlere katılımın arttığı her dönemde ülkenin güvenliği de arttı. Çıkarlarını ABD ve Siyonist rejimin bölgesel hedefleriyle ilişkilendirenler, kesinlikle halkın seçimlere coşkulu ve etkin katılımını istemeyeceklerdir." değerlendirmesinde bulundu.
Seçime katılımı artırma seferberliği
Ülkenin önde gelen din adamları muhafazakarlardan art arda gelen seçime katılım çağrıları, İran devlet televizyonundan ekranlara da yansıdı. Devlet televizyonunun, halkın seçimlere katılım oranını artırmaya yönelik düzenlediği programlar da dikkati çekti.
İran'daki seçmen sayısının siyasi oluşumlara dağılımına göre, oy oranının artması muhafazakarlardan daha çok reformistlerin işine geliyor. Ülkede yaklaşık 61 milyon seçmen bulunuyor. Seçime katılımın yüzde 55-60 civarına çıkması durumunda reformist aday Pezeşkiyan'ın şansının arttığı belirtiliyor. Buna rağmen, önde gelen din adamlarının yanı sıra devlet kurumları seçime katılım çağrısı yapıyor.
Muhafazakarlara yakınlığıyla bilinen AKK'den, gönüllü milis gücü Besiç'e, İran Sağlık Siğortası Kurumu Genel Müdürü'nden, bilek güreşi şampiyonu Merziye Mehdizade'ye kadar aynı çağrı dillendiriliyor.
Seçime katılım buzu eriyecek mi?
Allame Tabatabai Üniversitesi Siyasi Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Muhammed Bakır Hurremşehr, katılım buzunu eritecek 3 unsurun varlığından söz etti. Tesnim Haber Ajansı'na konuşan Hurremşehr, katılımı yüzde 50-60 seviyelerine çıkaracak etkenleri; Cumhurbaşkanı Reisi'nin helikopter kazasında hayatını kaybetmesi, İran'ın İsrail'e füze saldırısında "milli gururun yaşanması" ve reformistlerin bu seçimde tüm güçleriyle sahaya inecek olmaları şeklinde sıraladı.
5 muhafazakar adayın ne yapacağı merak konusu
Muhafazakarların seçimlere katılımında fazla bir değişiklik olması beklenmezken, rejimle arası açık reformist kanada yakın seçmenin davranışı öngörülemiyor. Muhafazakar 5 adayın birinin diğeri lehine seçimden çekilmesi beklenirken, muhafazakar adaylardan Said Celili'ye yakınlığıyla bilinen muhafazakar siyasetçi Vahid Yaminpur'un açıklaması dikkati çekti.
Yaminpur, yaptığı açıklamada, muhafazakar adayların birinin diğeri lehine seçimden çekilmesinin söz konusu olmadığını duyurdu. Bu açıklama Celili'nin diğer muhafazakar adaylar lehine çekilmeyeceği anlamına geliyordu.
Dün öğle saatlerinde yapılan bu açıklamanın ardından, akşam saatlerinde Celili'ye yakınlığıyla bilinen muhafazakar adaylardan Emir Hüseyin Kadızadehaşimi, "muhafazakar kanatta birliği güçlendirmek için" adaylıktan çekildiğini duyurdu.
Diğer taraftan Celili'ye yakın bir diğer aday Ali Rıza Zakani de bugün adaylıktan çekildiğini açıkladı.
İranlı Öğrenciler Anket Ajansı'nın (ISPA) dün gerçekleştirdiği anket çalışmasında yarın düzenlenecek cumhurbaşkanı seçiminde yarışın ilk sırasında yüzde 33,1 ile reformist aday Pezeşkiyan, ikinci sırasında yüzde 28,8 ile Celili yer alırken diğer muhafazakar aday Muhammed Bakır Kalibaf ise yüzde 19,1 ile üçüncü sırada yer aldı.
Muhafazakar adaylardan Kadızadehaşimi'nin oy oranı yüzde 2,8 (çekildi), diğer muhafazakar adaylardan Zakani'nin yüzde 2,1 (çekildi) ve Mustafa Purmuhammedi'nin ise yüzde 1,4 seviyesinde. Birinin diğeri lehine çekilmesinin seçim sonuçlarına etki sağlayacağı siyasetçiler Celili ve Kalibaf olacaktır.
Yarınki seçime reformist Pezeşkiyan, muhafazakar Celili ve Kalibaf'ın girmesi durumunda anket verilerine göre Pezeşkiyan ve Celili 2. tura kalabilir. 5 Temmuz'da düzenlenecek 2. tur seçim sonucunu, reformistlere yakın sandığa küsen seçmenin katılım oranı belirleyecektir. Eğer bu kesimden sandığa gelme oranında artış olur ise Pezeşkiyan, "sandığa küslük" devam ederse Celili'nin seçimi kazanabileceği değerlendiriliyor.