Tayvan Boğazı'nda Çin Tatbikatına Pentagon'dan Tepki: Kışkırtıcı, Sorumsuz, Orantısız!

Çin'in Tayvan Adası'nı kuşatan askeri tatbikatı sırasında Ada çevresinde Çin'e ait 153 askeri hava aracı ve 36 gemi tespit edildi. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Çin'in, Tayvan Boğazı ile Tayvan Adası çevresinde düzenlediği müşterek askeri tatbikatı "sorumsuz, orantısız ve istikrarsızlaştırıcı" olarak tanımladı.
AA
Tayvan Boğazı'nda Çin Hareketliliği  Pentagon'dan Tatbikata Sert Tepki
15 Ekim 2024

Tayvan Savunma Bakanlığının X sosyal medya platformundaki hesabından yapılan açıklamada, dünden bugün saat 06.00'a kadar 153 askeri hava aracının Ada çevresinde uçtuğu, bunlardan 111'inin Tayvan Boğazı'nda, tarafların etki alanlarını sınırladığı varsayılan "orta çizgi"nin ötesine geçtiği ve Tayvan'ın "Hava Savunma Tanımlama Bölgesi (ADIZ)" ilan ettiği sahada uçtuğu belirtildi. Açıklamada ayrıca, Ada çevresinde Çin donanmasına ait 14, sahil güvenliğine ait 12 geminin de tespit edildiği aktarıldı.

Uçuşlar ve gemi devriyeleri, Çin'in dün Ada çevresinde yürüttüğü askeri tatbikat kapsamında gerçekleştirildi.

Çin ordusu, dün Ada ve çevresini kuşatan kapsamlı askeri tatbikata başladığını duyurmuştu. Çin Halk Kurtuluş Ordusu'nun Doğu Cephesi Komutanlığından yapılan açıklamada, "Müşterek Kılıç-2024B" adı verilen tatbikata kara, hava, deniz ve roket kuvvetlerinden birliklerin katıldığı bildirilmişti.

Tayvan'ı kuzey, güney ve doğudan çevreleyip kritik limanları bloke ederek Ada'yı adeta ablukaya alan tatbikatın dün akşam saat 18.00'de sonlandırıldığı duyurulmuştu.

Bakanlık, dün yaptığı açıklamada, tatbikat süresince Çin ordusuna ait 125 savaş uçağı, 17 savaş gemisi ile 17 sahil güvenlik gemisinin Ada çevresinde görüldüğünü bildirmiş ve bir günde kaydedilen uçuş sayısının en yüksek seviyeye ulaştığı aktarılmıştı.

Tayvan'ın yeni lideri Lai'nin "Ulusal Gün" konuşmasının ardından geldi

Tayvan'ın çevresinde abluka oluşturan tatbikat, Ada'daki hükümetin lideri Lai Ching-te'nin ilk "Ulusal Gün" konuşmasının ardından geldi.

Lai, 1912'de Çin Cumhuriyeti'nin kurulmasına giden süreci başlatan 1911 Devrimi'nin başlangıç yıl dönümü olan ve Ada'da "Ulusal Gün" olarak kutlanan 10 Ekim'de yaptığı konuşmada, Pekin yönetiminin Tayvan'ı temsil etmeye hakkı olmadığını savunmuştu.

Tayvan'da hükümetin devamı olduğunu iddia ettiği Çin Cumhuriyeti ile Çin ana karasında hakim Çin Halk Cumhuriyeti'nin "birbirinin boyunduruğunda bulunmadığını", bu yüzden Çin'in Tayvan'ı temsil hakkı olmadığını dile getiren Lai, "ilhaka ve egemenlik gasbına karşı direnecekleri" mesajını vermişti.

Pekin yönetimi Lai'nin sözlerine tepki göstermiş, Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, "Tayvan'ın egemenliğe sahip olduğu", "Çin ile Tayvan'ın birbirinin boyunduruğunda bulunmadığı" gibi yorumların aynı bağımsızlık anlatısının farklı versiyonları olduğunu, Lai'nin bu sözleriyle bir kez daha Tayvan'ın bağımsızlığı konusundaki inatçılığını ve kendi siyasi çıkarı uğruna Tayvan Boğazı'nda gerilimi yükseltme niyetini ortaya koyduğunu belirtmişti.

Çin'in topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, 1949'dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip bulunuyor. Çin ana karası ile Tayvan arasında iç savaşın ardından ortaya çıkan ayrılık ve egemenlik ihtilafı sürüyor.

Son yıllarda Tayvan üzerindeki askeri baskıyı artıran Pekin yönetimi, Ada'nın ana kara ile yeniden birleşmesi için gerekirse güç kullanımını dışlamayacağını vurguluyor.

Pentagon, Çin'in Tayvan çevresindeki tatbikatının "sorumsuz ve orantısız" olduğunu belirtti

Pentagon Basın Sözcüsü Tuğgeneral Patrick Ryder, yaptığı yazılı açıklamada, Tayvan lideri Lai Ching-te'nin "Ulusal Gün" konuşmasını Ada'da süregelen bir gelenek olarak tanımladı ve Çin'in buna askeri tatbikatla karşılık vermesinin "kışkırtıcı" olduğunu belirtti.

Çin ordusunun, Ada çevresindeki tatbikatının "sorumsuz, orantısız ve istikrarsızlaştırıcı" olduğunu savunan Ryder, Hint-Pasifik bölgesinde caydırıcılığın güçlü kalmaya devam edeceğini vurguladı.

Ryder, "Çin Halk Cumhuriyeti'nin istikrarı bozucu eylemlerine rağmen, özgür ve açık bir Hint-Pasifik için ortak vizyonumuzu geliştirmek üzere müttefik ve ortaklarımızla çalışmayı sürdüreceğiz." dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller da dünkü açıklamasında, askeri tatbikattan ciddi endişe duyduklarını bildirmişti. Miller, Çin'i itidalli davranmaya ve bölgede barış ile istikrarı sarsabilecek eylemlerden kaçınmaya çağırmıştı.