Iraklı Din Adamı, Osmanlı Eserlerini Kütüphanesinde Özenle Koruyor
Duhok'a bağlı Berdereş ilçesindeki Dolican köyünde yaşayan din adamı Faris, babası Şeyh Muhammed Faris Zebari’den devraldığı kapsamlı kütüphanesini özenle koruyor.
Faris’in kütüphanesinde yer alan Osmanlı dönemine ait belge ve kitapların yanı sıra yine bu dönemden kalma hançer, pul, dürbün ve iletişim araçları bulunuyor.
2 bin eserin bulunduğu kütüphanede 150 yıllık kitaplar var
Faris, yaptığı açıklamada, babasının 1936 yılından hayatını kaybettiği 1997 yılına kadar bu kütüphaneyi genişletme ve korumaya devam ettiğini söyledi.
Kütüphanede aralarında 100 ve 150 yıllık birçok kitabın bulunduğunu belirten Faris, 2 bine yakın eser arasında Türkçe, Arapça, Kürtçe, İngilizce ve Fransızca gibi farklı dillerde kitapların yer aldığını kaydetti.
Faris, kütüphanesindeki kitapların konusunun çok çeşitli olduğunu ancak çoğunun Irak ve bölge tarihini ele aldığını vurgulayarak, “Osmanlı devletini konu alan iki kitap var. Biri Osmanlının anayasasını konu alıyor. Diğeri ise Osmanlı dönemindeki vilayetler, vali ve kaymakam isimlerini barındırıyor” ifadelerini kullandı.
Kütüphanenin müdavimleri arasında akademisyenler ve öğrenciler bulunuyor
Irak’ın 1925 tarihli ilk anayasası ve 1935 tarihli Irak rehberi kitabının da kütüphanedeki eserler arasında bulunduğunu anlatan Faris, şunları söyledi:
Babam kütüphaneyi çok önemsiyordu. Burayı ziyaret edenlerin çoğunluğu aydın kişiler ve doktora yada yüksek lisans öğrencileri. Kitapları kaynak olarak gösteriyorlar. Öte yandan kitapların kaybolmaması için elektronik ortama aktarmayı düşünüyoruz.
Kitaplar dışında Osmanlı döneminden kalma hançer, dürbün gibi eşyalar da var. Önemli eserler olduğu için burada korunuyor. Fransız yapımı olan dürbün 1880 yılına ait ve hala çalışıyor. 1890 yılından sonra bu dürbün üretilmemiş.”
Din adamı Süleyman Kebadin de bu kütüphanenin kendisi için çok önemli olduğunu ve öğrencilik döneminde araştırmalarını burada yaptığını dile getirdi.
Ulaşmakta zorlandığı bazı kitapları burada bulduğunu aktaran Kebadin, “İmamlık zamanımda da dini araştırmalarım için buradan faydalanıyordum. Bu zamana kadar çok iyi korundu ancak dijital ve sosyal medya çağındaki nesil bu eserlerin değerini bilemez” ifadesini kullandı.