Kuveyt’te Yaşanan Anayasal Kriz Ne Anlama Geliyor?
Geçtiğimiz aralık ayında önceki Kuveyt emirinin vefatıyla birlikte Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah yeni Kuveyt emiri olmuştu. Şeyh Meşal geçen kısa süre içinde çeşitli Arap ülkelerini ziyaret etti. Kuveyt Emiri, geçtiğimiz günlerde Türkiye ve Kuveyt ilişkilerinin 60. Yıldönümü münasebetiyle Türkiye’ye de bir ziyaret gerçekleştirdi. Bu ziyaret sebebiyle Türk medyası yeni emiri gündeme taşımış oldu. Türkiye ziyaretinden birkaç gün sonra Emir, ülkesinde meclisi feshetti ve Kuveyt Anayasası’nın bazı hükümlerini askıya aldı.
Kuveyt Anayasası kapsamında Emir’in meclisi bir kararnameyle feshetme yetkisi bulunuyor. Aslında yaşanan durum sürpriz değil. Bir başka tabirle, Kuveyt Parlamentosu’nun çıkarılan kararnameyle feshedilmesiyle ilk defa karşılaşılmadı. Kuveyt anayasal tarihine bakıldığı zaman, kriz anlarında sık sık Emirler tarafından bu yetkinin kullanıldığı görülüyor. Bu sebeple, Kuveyt Anayasası’ndan kaynaklanan ve zaman zaman ortaya çıkıp, ülke siyasi hayatını olumsuz yönde etkileyen kronik bir problemin varlığından bahsetmek mümkün.
Kuveyt Yaşanan Krize Aşina
Parlamentonun feshi Kuveyt için ilk defa karşılaşılan bir durum değil. 3 tanesi son 2 senede olmak üzere Kuveyt tarihi onlarca kez bu durumla karşılaştı. Yeni Emir’in göreve başlaması veya siyasi kriz dönemleri parlamentonun feshini beraberinde getiren bazı genel nitelikteki olaylar. Ülkede uzun süredir devam eden problemler büyük oranda kabine ve meclis arasındaki yetki dağılımının sorunlu olmasından kaynaklanıyor.
10 Mayıs 2024 tarihinde meclisi fesheden Kuveyt Emiri Şeyh Meşal, bu senenin şubat ayında da aynı yetkisini kullanarak parlamentoyu feshetmişti. Şubat ayında Kuveyt parlamentosunun feshedilme gerekçesi mecliste Emir’e hitaben uygunsuz ifadelerin kullanılmasıydı. Kuveyt Anayasası’nın 54. Maddesi Emir’e dokunulmazlık sağlıyor. Nitekim bu gerekçeyle Emir, uygunsuz ifadeleri gerekçe göstererek meclisi feshettiğini beyan etti. Görünen sebep buydu. Aslında bu kararı yeni Emir’in uzun süredir kabine ve meclis arasında devam eden gerilimi kontrol altına alma teşebbüsü olarak değerlendirmek mümkün.
Kuveyt Anayasası Emir’e Meclisi Feshetme Yetkisi Veriyor
Kuveyt, 1962 senesinde yürürlüğe giren ve defalarca tadil edilen bir anayasaya sahip. Diğer körfez ülkelerine göre Kuveyt’in anayasası biraz daha liberal nitelikte kabul ediliyor. Kuveyt siyasi tarihinde yönetici aileye yönelik protestoların çokluğu veya seçimler neticesinde kurulan parlamentonun sahip olduğu yetkilerin bazı durumlarda kabineyi dahi kısıtlayabilecek duruma gelebilmesi anayasanın bu niteliğini gösteren bazı örnekler.
Kuveyt Anayasası kapsamında meclisin feshi Emir’e tanınan bir anayasal hak durumunda. Anayasa’nın feshi başlıklı 107. Madde bu hakkı tanıyor. İlgili düzenlemeye göre; emir, fesih sebeplerini içerir bir kararname çıkartmak suretiyle meclisi feshedebilir. Görüldüğü üzere, anayasa kapsamında parlamentonun feshi bir şarta ve usule bağlanmış vaziyette. Meclisin feshedilme gerekçesinin açıkça belirtilmesi gerekiyor. Emir’in bu yetkisini kullanırken kararname usulüne uygun şekilde hareket etmesi de şart.
Yukarıda değinildiği gibi geçmişte Kuveyt parlamentosu defalarca feshedildi. Bu fesihlerden bazıları anayasanın Emir’e feshetme yetkisi tanıyan maddesine uygun şekilde gerçekleşti. Diğer kısmı için ise aynı değerlendirmeyi yapmak mümkün gözükmüyor. Geçmişte meclisin Emir tarafından herhangi bir gerekçe gösterilmeden feshedildiğiyle karşılaşıldı. Bunun yanında kararname çıkarma usulüne uymaksızın meclisin feshedildiği de oldu.
Kararnameyle Meclis Feshedildi, Anayasa’nın Bazı Maddeleri Askıya Alındı
Kuveyt Emiri Şeyh Meşal, 10 Mayıs 2024 tarihinde yeniden meclisi feshetti ve anayasanın bazı maddelerini 4 seneyi geçmemek üzere askıya aldı. Kararnamenin ilk maddesi meclisin feshine yönelik. Sonraki madde ise ülkedeki demokratik uygulamaların gözden geçirilmesi ve bu yönde bir çalışma yapılacağı vaadini içeriyor. Bu gerekçeyle Kuveyt Anayasası’nın bazı maddeleri askıya alındı.
Askıya alınan hükümlerden ilki yasama yetkisini Kuveyt Parlamentosu’na tanıyan 51. Madde. Parlamento feshedildiği için haliyle yasama yetkisinin meclisten alınması söz konusu oluyor. Yasama yetkisi eski hale dönene kadar kararnamelerle kullanılacak. Bunun dışında bakanların parlamento bünyesinden seçileceğine ilişkin 56. Madde de askıya alındı. Emir’in acil düzenleme gerektiren konularda aldığı kararların tasdik için meclise iletileceğine ilişkin 71. Madde, yasaların ancak parlamento onayıyla yayımlanacağını düzenleyen 79. Madde ve anayasanın mecliste tadil usulüne yönelik 174. Madde de askıya alındı. Emir tarafından tanzim edilen kararnamedeki bu ve aşağıda değinilecek diğer hükümler Kuveyt’in muhtemel geleceğine dair ipucu sunuyor.
Muhtemel Senaryo
Ülkenin menfaatleri için çıkarıldığı ifade edilen bu kararname, Kuveyt’in muhtemel geleceğine yönelik çerçeve çiziyor. Yukarıdaki maddelere ilave olarak, Anayasa’nın 107. Maddesi’nin de 4 seneyi geçmemek üzere askıya alındığını görüyoruz. Bu madde Emir’in sahip olduğu meclisi feshetme yetkisine ilişkin. Madde kapsamındaki bir diğer düzenleme, neden 107. Maddenin askıya alındığı sorusunu cevaplıyor. İlgili maddenin devamındaki hükümlere göre, parlamentonun feshinden sonraki 2 ay içinde seçimlerin yapılması gerekmektedir. Fakat son kararname kapsamında parlamentonun feshiyle birlikte bu madde de askıya alındı. Bu sebeple, meclisin feshi sonrası 2 ay içinde seçim yapılacağına ilişkin anayasal hüküm uygulanmayacak. Dolayısıyla yeni Kuveyt Meclisi’nin teşekkülü için yakın gelecekte bir seçim yapılmayacak. Bu yönde bir beklenti söz konusu olmamalı.
Kararname kapsamında, 4 yılı geçmeyecek şekilde askıya alınan bir diğer hüküm 181. Madde. Kuveyt Anayasası’nın 181. Maddesine göre anayasanın askıya alınması sıkıyönetim hali veya bazı istisnalar dışında kesinlikle yasaktır. Aynı madde kapsamında parlamentonun faaliyetlerinin durdurulamayacağı da düzenlenmiş durumda. Son kararname bu hükmü de askıya alıyor. Yani kararname çıkartma suretiyle anayasa kapsamında kabul edilen bir yasağın ilgası/ortadan kaldırılması söz konusu.
Bütün bu düzenlemeler, yakın gelecekte seçimlerin olmayacağını ve Kuveyt Parlamentosu’nun toplanmayacağını gösteriyor. İlk bakışta, 4 seneyi aşmayacağı vaat edilen süreci anayasanın ya da geçmişte yaşanan krizlere sebep olan mevzuatın tekrar gözden geçirileceği bir geçiş dönemi olarak kabul etmek mümkün. Nitekim bu süreçte anayasal hükümlerin tartışmaya açılacağı Emir tarafından doğrudan beyan edildi. Aksi yönde gelişmeler, mesela parlamentonun asla açılmayacağı bir senaryo, bölge şartlarında nispeten özgürlükçü bir anayasayla yaşamaya alışan Kuveyt halkını sert muhalefet etme konusunda tetikleyebilir. Önümüzdeki ayların Kuveyt için oldukça hareketli geçeceği açık.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Fokus+'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.