İnsan Hakları Örgütleri Mısır’ın IŞİD Liderlerini Serbest Bırakmasından Endişe Ediyor

Mısır’ın Kuzey Sina bölgesinde, IŞİD bağlantılı şüphelilere yönelik belirsiz kriterlerle af anlaşmaları yapılması, insan hakları kuruluşlarının endişelerini artırıyor. Yargısız infazlar ve sivillere yönelik katliamlarla suçlanan kişilerin akıbeti belirsizliğini korurken, Mısır makamları ulusal bir yargılama stratejisi geliştirme çağrılarıyla karşı karşıya.
F_IKON
İnsan Hakları Örgütleri Mısır’ın IŞİD Liderlerini Serbest Bırakmasından Endişe Ediyor
21 Mart 2024

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ve Sinai İnsan Hakları Vakfı, Mısırlı yetkililerin son yıllarda Mısır’ın Kuzey Sina bölgesinde IŞİD üyesi olduğundan şüphelenilen kişilerle, benimsedikleri kriterleri açıklamadan, muğlak af anlaşmalarıyaptıklarını ifade etti. 

Her iki insan hakları kuruluşunun topladığı deliller, yetkililerin IŞİD bağlantılı “Sina Vilayeti” örgütünün bazı üyelerine, silahlarını bırakıp teslim olmaları karşılığında af tanıdığına işaret ediyor.  

Ancak açıklamalarında yetkililerin, sivillere yönelik toplu katliamlar ve yargısız infazlar gibi ciddi ihlallerde bulunduğundan şüphelenilen kişileri yargılamak için bir planları olup olmadığı konusuna açıklık getirmedikleri belirtiliyor. 

Cinayetlerden sorumlu olanların akıbeti 

Sinai İnsan Hakları Vakfı İcra Direktörü Ahmed Salim şunları söylüyor: “Silah bırakmış olsalar bile silahlı grup üyelerine yönelik af, sivilleri kasten hedef almak ya da öldürmek gibi ciddi suçları kasten işleyenleri asla kapsamamalı. Mısır makamları, ciddi suçlardan doğrudan sorumlu olanların cezasız kalmamasını sağlamak üzere Sina Vilayeti yargılamaları için ulusal bir strateji geliştirmeli.” 

Medya haberleri ve insan hakları raporlarına göre, Mısırlı yetkililer 2020 yılından bu yana Kuzey Sina’daki yerel aşiret liderleri tarafından kolaylaştırılan güvenlik girişimlerinin bir parçası olarak Sina Vilayeti mensuplarını teslim olmaya teşvik ediyor. 

“Sina Vilayeti”, 2014 yılında IŞİD örgütüne bağlılığını ilan eden ve Mısır ordusunu, diğer hükümet güçlerini ve sivilleri hedef alan nispeten küçük bir grup.  

Medyada yer alan haberlere, bölge sakinlerinin anlatımlarına ve resmi açıklamalara göre, silahlı çatışmaların yoğunluğu giderek azaldı. Sina Vilayeti 2020’ye kadar kalelerinin çoğunu kaybetti. 2022’nin sonunda ise neredeyse tamamen ortadan kalkmış gibi görünüyor. 

Uluslararası savaş hukuku, Kuzey Sina’da olduğu gibi uluslararası olmayan silahlı çatışmaların sonunda uzlaşma ve barışı desteklemek amacıyla mümkün olan en geniş kapsamlı affı teşvik ediyor. 

Ancak bu yasalar, savaş suçları veya diğer ciddi uluslararası suçlardan şüphelenilen, kovuşturulan veya mahkum edilen kişileri özellikle af kapsamı dışında bırakıyor. 

Ordu ve aşiret şeyhleri arasında güvenlik koordinasyonu  

Medya ve insan hakları örgütlerinin güvenilir raporları ve yerel sakinlerle yapılan görüşmelere göre, ordu Kuzey Sina’daki bazı yerel kabile şeyhleriyle, Sina Vilayeti’ne katılan erkekleri teslim olmaya ikna etmeleri halinde, bu erkeklerin geniş çaplı olarak sorgulanacağı, ancak suçlanmayacağı veya hapsedilmeyeceği konusunda bir anlaşma yaptı. 

Bağımsız medya kuruluşu Mada Masr Sina Vilayeti’ne bağlı 23 militanın 2020 yılında yerel aşiret liderlerinin arabuluculuğuyla teslim olduğunu ve güvenlik güçlerinin birkaç ay sonra onları serbest bırakma sözü verdiğini aktardı. 

Oysa Sina Vilayeti düzinelerce bölge sakini ve güvenlik gücü mensubunun kaçırılması, işkenceye maruz bırakılması ve bazılarının yargısız infaz edilmesi de dâhil olmak üzere korkunç suçlar işlemiş bir örgüt. 

Mısır hükümeti destekli Ulusal İnsan Hakları Konseyi, 2018 yılında 650 sivilin Sina Vilayeti militanları tarafından öldürüldüğünü açıkladı. 

Mısır Silahlı Kuvvetleri Sözcüsü Albay Garib Abdulhafız, hükümet yanlısı bir televizyon kanalı olan Sada Elbalad ile 2022 Mayıs’ında yaptığı bir telefon röportajında, ordunun “kontrol noktalarına veya ordu birliklerine teslim olan tüm şüpheli Sina Vilayeti üyelerine insani bir şekilde davrandığını” söyledi. 

Devamında ordunun teslim olanlara, herhangi bir davadan ötürü aranmadıklarından emin olmak üzere adli makamlarla koordinasyon sağladıktan sonra “barınma ve sığınma” sağladığını da sözlerine ekledi. İnsan hakları örgütlerinin sağladığı bilgilerin doğruluğuna ilişkin sorulara ise yanıt vermedi. 

“İş birliği Karşılığı Güvence” anlaşmasının şartları  

2023 yılında İnsan Hakları İzleme Örgütü ve Sinai İnsan Hakları Vakfı’nın görüştüğü dört Kuzey Sina sakini, 2020-2021 yılları arasında Sina Vilayeti’nin eski üyeleri olan üç akrabalarının ve köylerindeki diğer sakinlerin komşu İsmailiye vilayetinde ve civar bölgelerde aileleriyle birlikte aleni bir şekilde yaşadıklarına tanık olduklarını söyledi. 

Tanıklar, güvenlik hizmetlerinin bu üyelere aylık maddi yardımlar ve önceden belirlenmiş bir alanda güvenli bir şekilde hareket etmelerini sağlayan kimlik kartları sağladığını da ifade ettiler. 

Bir kişi, 2023 yılının başlarında bir silahlı milis üyesinin, bir akrabasının ailesini aradığını ve güvenlik görevlilerinin sorularını yanıtlaması için kendisini altı ay boyunca İsmailiye'deki bir apartmanda barındıracağını ve daha sonra serbest bırakılacağını söylediğini aktardı.

Hükümet yanlısı milis üyesi ayrıca 2021 yılında güvenlik güçlerine teslim olan bir başka akrabasının kendisine güvenlik güçlerinden aylık ödenek aldığını ifade etti. Öte yandan Mısır ordusunun Askeri İstihbarat ve Keşif Dairesi tarafından verilen, üzerinde “birinci sınıf işbirlikçi” yazan bir kart taşıdığını söylediğini ekledi. Milis üyesi, “Şu anda nerede yaşadığını kimse bilmiyor. Bölge sakinlerini öldürmüştü, yerel halk onu görürse öldürürler” ifadelerini kulandı. 

 Hükümete suçluların affına ilişkin kriterleri belirleme çağrısı yapılıyor  

Öne çıkan bir başka olayda, Sina Kabileler Birliği tarafından yayımlanan bir açıklamaya göre, Eylül 2021’de, daha çok Ebu Hamza el-Kadı takma adıyla bilinen Muhammed Saad adlı bir Sina Vilayeti lideri güvenlik güçlerine teslim oldu. 

Açıklamada, Kabileler Birliği’nin Mısır ordusu ve istihbarat servisleriyle koordinasyon içinde Saad, eşi ve üç çocuğunun güvenli bir şekilde yeniden bir araya gelmesini sağladığı belirtildi. 

Mısır medyası ve diğer haberlerde Saad’ın savaş suçu işlenmesine izin verdiği (fetva verdiği) iddia edildi. 

Teslim olmasından birkaç ay sonra Saad’a atfedilen bir ses kaydında, Sina Vilayeti üyeleri teslim olma çağrısında bulunarak, ordu ve güvenlik güçlerinin teslim olanları hapsetmediğini söylüyordu. 

Mısır ordusuyla iş birliği yapan silahlı bir grubun lideri olan Şeyh Salim Ebu Engiz, bu ses kaydını 28 Şubat 2022 tarihinde Facebook’ta yayımladı. Mısırlı yetkililer savcıların Saad hakkında soruşturma başlatıp başlatmadığını ya da herhangi bir suç isnat edip etmediğini henüz açıklamadı. 

İnsan Hakları İzleme MENA Direktör Yardımcısı Adam Coogle yaptığı açıklamada şunları söylüyor: “Mısır hükümeti eski Sina Vilayeti üyelerine çıkaracağı af için ayrıntılı, şeffaf ve hak temelli standartlar belirlemeli. Ayrıca teslim olanlara rehabilitasyon ve yeniden entegrasyon hizmetleri sağlamalı ve şüpheli savaş suçlularını uluslararası adil yargılama standartlarına uygun prosedürler çerçevesinde soruşturmalı ve kovuşturmalı.”