Kuveyt'te Kalkınma Yolu Projesi Tartışması

Irak, Türkiye ve Körfez ülkelerini birbirine bağlayacak olan Kalkınma Yolu Projesi'ne dair imzalanan mutabakat zaptıyla gündemde. Ancak Mübarek El-Kebir Limanı'nın projede yer almaması, Kuveyt'te tartışmalara yol açıyor.
Fokus+
  Kuveyt'te Kalkınma Yolu Projesi Tartışması
3 Mayıs 2024

Irak, Türkiye ve Körfez ülkelerini birbirine bağlayacak olan Kalkınma Yolu Projesi’ne yönelik dörtlü mutabakat zaptı, geçtiğimiz hafta Irak’ın başkenti Bağdat’ta imzalandı.   

Irak, Türkiye, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında imzalanan proje, Kuveyt’te tepkilere neden oldu.   

Öte yandan Kuveyt’te bu konudan rahatsız olanlar, ülkedeki Mübarek El-Kebir Limanı’nın yakınında bulunan, Irak’taki Faw Limanı’nın projenin ana çıkış noktası olmasına tepki göstererek, bunun ülkenin ulusal, ekonomik ve ticari çıkarlarına yönelik bir tehdit olduğunu öne sürdü.   

Irak, Türkiye, Katar ve BAE tarafından mutabakata varılan “Kalkınma Yolu Projesi” ile Arap Körfezi’nin Akdeniz kıyılarına bağlanması, böylece de Avrupa’ya giden ulaşım yolunun kısaltılması hedefleniyor.   

Söz konusu proje, Kuveyt’te yeni seçilen Ulusal Meclisi üyelerinin masasında önemli bir tartışma konusu ve yeni kabine oluşturulana kadar geçici olarak görevini sürdüren mevcut hükümete baskı yapmak için “uygun bir araç” olarak görülüyor.   

Mübarek El-Kebir Limanı   

Kuveyt’in kuzeyindeki Bubiyan Adası’nın doğusunda yer alan Mübarek El-Kebir Limanı’nın inşası 2007 yılında başladı ancak bu süreç yıllar boyunca birçok kez durdu.   

Kalkınma Yolu Projesi’nin konuşulmaya başlanmasıyla birlikte son yıllarda limanın inşaat çalışmaları yeniden başladı ve şu anda da devam ediyor.   

Ayrıca Kuveyt geçtiğimiz günlerde, Mübarek El-Kebir Limanı projesini 2024-2025 mali yılında tamamlamak için 604 milyon dolar tahsis etmeye yönelik planını duyurdu.   

Kuveyt’in Bayındırlık Bakanlığı aracılığıyla tamamlamak istediği kalkınma projelerinden biri olan liman projesi topoğrafik etüt, zemin etüdü ve deneysel yol çalışmalarının yapılmasını içeriyor.   

Proje ayrıca her yönde üç şeritten oluşan 26 kilometre uzunluğunda yol, 21 kilometre demir yolu, 1.42 kilometrelik karayolu köprüsü, bir kilometre uzunluğunda başka bir geçici köprü ve 4,24 kilometre uzunluğunda bir demiryolu köprüsünün inşasını öngörüyor.   

Hükümete karşı tepkiler   

Kuveyt Ulusal Meclis üyelerinin üçte birinden fazlası (50 üye üzerinden), Bağdat’ta Kalkınma Yolu Projesi’nin imzalanmasına ilk tepki verenlerin başında yer aldı.   

Söz konusu meclis üyeleri, Kuveyt hükümetinin kalkınma ve liman geliştirme konularına ilişkin politikalarının başarısızlığı nedeniyle Mübarek El-Kebir Limanı projesinin yavaş ilerlediğine vurgu yaptı.   

Ulusal Meclis üyeleri, limandaki çalışmaların bir an önce tamamlanmasını talep etti.  

Aynı zamanda gecikmenin nedenleri ve “Bağdat’ta imzalanan anlaşmadan” Kuveyt’in çıkarlarının ne ölçüde etkilendiği konusunda soruşturma komiteleri oluşturulması başta olmak üzere liman projesini tamamlamaya yönelik ciddi adımlar atması yönünde çağrıda bulundu.   

Öte yandan, Kuveyt’teki birçok siyasi ve ekonomik aktivist ile sosyal medya kullanıcısı da, Irak’taki Faw Limanı’nın Kalkınma Yolu Projesi’nin ana çıkış noktası olmasına tepki gösterdi.   

Söz konusu Kuveytliler, bu projenin ülkenin çıkarlarını doğrudan tehdit ettiğinin altını çizerek, hükümetin Kuveyt’in ulusal çıkarlarını savunması gerektiğine dikkat çektiler.   

Büyük projelerin yönetimi   

Kuveytli siyasi aktivist Bedir En-Neccar konuya ilişkin değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı:   

“Mübarek El-Kebir Limanı, bir yandan devletin büyük projeleri yönetmedeki başarısızlığını, diğer yandan da uluslararası ve bölgesel ilişkileri yönetmedeki zayıflığını yansıtıyor. Uluslararası ve bölgesel ilişkilerdeki başarısızlık, hükümetin bu ekonomik projeler için müzakere yapma ve daha fazla müttefik bulma becerisiyle ilgili sorununun bir yansımasıdır.”   

Kuveytli Milletvekili Bedir En-Neşmi de, hükümeti “ülkede siyasi istikrarsızlık ve vizyon eksikliği yaratmakla” meşgul olmakla, bölge ülkelerini ise kendileri ve halklarının yararına olacak ekonomik anlaşmaları imzalamakla suçladı.   

Neşmi konuya ilişkin açıklamasında ayrıca şu soruları yöneltti:   

“Çevremizde yer alan bölge ülkeleri arasında yakın zamanda imzalanan Kalkınma Yolu Projesi’ne ilişkin hükümetin tedbirleri ve buna ilişkin tutumları nelerdir? Ayrıca bu proje kapsamında, ekonomi ve güvenlik konusunda bizim açımızdan elde edilen çıkarlar veya kaybedilen fırsatlar nelerdir? Buna ek olarak bu projenin Mübarek Limanı üzerindeki etkileri nelerdir?”  

Mutabakat zaptı   

Kuveytli Ekonomi Uzmanı Muhammed Ramazan ise “Kalkınma Yolu Projesi’ne yönelik anlaşmanın “yalnızca bir mutabakat zaptı” olarak değerlendirildiğini söyledi.  

Ramazan, Irak ve Türkiye temelli mutabakat zaptının, Irak'taki Faw Limanı’ndan Türkiye’ye, oradan Avrupa’ya ulaşım konusu olan mal, enerji ve diğer şeylerin taşınması için demiryolu ve karayolunun kurulmasını içerdiğine vurgu yaptı.  

Ekonomi uzmanı Ramazan konuya ilişkin açıklamasına şu ifadelerle devam etti:   

“Malların taşınması için, bu malları ihraç eden veya limanları ve lojistik alanlarından Faw Limanı’na aktaran BAE’nin, bunları Türkiye üzerinden Avrupa’nın geri kalanına taşıması gerekiyor. Bu, Hindistan ve Çin’den gelen malların Irak ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşınması anlamına geliyor.”   

Ramazan ayrıca, “Öte yandan enerji konusunda da, Katar bu güzergahtan doğalgaz taşıyacak” dedi.   

Kuveyt’in “Kalkınma Yolu Projesi” ile ilişkisine ilişkin değerlendirme yapan Ramazan, açıklamasını şöyle sürdürdü:   

“Eğer Kuveyt’in limanı ve yeterli lojistik donanımı olsaydı, demiryolunun Kuveyt’ten Irak’a ve Türkiye’ye gitmesi mümkün olabilseydi, ülke bu projenin önemli bir parçası haline gelirdi. Ancak bu tür projeler için kullanılabilecek hazır bir altyapı ve lojistiğin olmaması nedeniyle doğal olarak Irak’a yönelik bir adım atıldı.”