İsrail’in Batı Şeria’daki Hava Saldırıları Artıyor

İsrail'in Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tulkarm ve çevresindeki mülteci kamplarına düzenlediği hava saldırılarında 5 Filistinli hayatını kaybetti.
Fokus+
İsrail’in Batı Şeria’daki Hava Saldırıları Artıyor
4 Eylül 2024

İşgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyindeki Tulkarm kenti yakınlarındaki Nur Şems Mülteci Kampı’nda yaşayanlar, 26 Ağustos akşamı meydana gelen saldırıda dört patlama sesi duydu.

İsrail’in silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile düzenlediği bu saldırıda 5 Filistinli hayatını kaybetti. 

Nur Şems Mülteci Kampı’nda düzenlenen bu suikast, Batı Şeria ve hatta kampa yönelik ilk suikast değildi ancak İsrail işgal ordusu son aylarda buralardaki hava bombardımanlarını artırdı. 

Öte yandan İsrail işgal ordusu, Batı Şeria’nın kuzeyindeki Tulkarm, Cenin ve Tubas şehirlerinde çarşamba günü şafak vaktinden bu yana devam eden ve 2002’deki Savunma Kalkanı Harekatı’ndan bu yana en büyüğü olan askeri operasyonunda da aynı yaklaşımı izliyor. 

Uçak operasyonlarındaki kısıtlama kaldırıldı 

Shireen Belgeleme Gözlemevi’ne göre İsrail Hava Kuvvetleri, Gazze Şeridi’nde devam eden savaşa başladığı 7 Ekim 2023’ten bu yana Batı Şeria’da 144 Filistinliyi öldürdü. 

Filistin Sağlık Bakanlığı’na göre ise İsrail işgal ordusu ve Yahudi yerleşimciler Batı Şeria’da 7 Ekim’den bu yana 662 Filistinliyi öldürdü, 5 bin 400’den fazla kişiyi de yaraladı. 

Öte yandan, İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, İran ve Hizbullah’ın rehberliğindeki silahlı operasyonları ve kötüleşen terörizmi engellemek amacıyla İsrail Hava Kuvvetleri’ne ait uçakların Batı Şeria’daki operasyonlarına yönelik kısıtlamaların aylar önce kaldırıldığını açıkladı.   

Gallant, “Gerekirse mülteci kamplarındaki silahlı grupları ortadan kaldırmak ve yerleşim yerlerinde güvenliği artırmak amacıyla bu operasyonları genişleteceğiz” dedi. 

Batı Şeria’nın kuzeyindeki kamplarda bulunan direniş savaşçıları, basit araçlar kullanıp, kampların ara sokaklarının yukarıdan görünmesini engelleyen perdeler (paravanlar) örterek, İsrail Hava Kuvvetleri’nin kafasını karıştırmaya çalışıyor. 

Nur Şems Mülteci Kampı’nın yanı sıra Tulkarm, Cenin ve Tubas yakınındaki El-Fara Mülteci Kampı’ndaki sokakların çoğu böyle bir örtülerle kaplı. 

Nur Şems Mülteci Kampı’nda yaşayan Filistinli bir direnişçi, İsrail saldırıları sonucu şehit olanların cenaze töreni sırasında şunları söyledi; 

“Direniş devam ediyor ve Hava Kuvvetleri’nin saldırıları da dahil her türlü yönteme rağmen İsrail direnişimizi kıramayacak. Neden Hava Kuvvetleri’ni kullanıyorlar? Direnişle yüzleşmekten korktukları açık.” 

Batı Şeria’nın kuzeyindeki kamplara saldıran İsrail askeri zırhlı araçları geçerken, genellikle patlayıcı cihazlar infilak ettiriliyor. 

Bu da, araçların tahrip olmasına veya hasar görmesine, içerisindeki askerlerin yaralanmasına ve bazen de ölmesine neden oluyor. 

Batı Şeria’daki askerlere koruma 

Filistinli bir uzman ve akademisyen, İsrail’in Hava Kuvvetleri’ni sadece Gazze’de değil Batı Şeria’da da kullanmaya devam ettiğini, bunun güvenlik ve askeri sonuçları olan bir yaklaşım haline geldiğini söyledi. 

Anadolu Ajansı’na (AA) konuşan emekli Filistinli Tümgeneral Yusuf Şarkavi, “İsrail’in Batı Şeria’da Hava Kuvvetleri’ni, özellikle de SİHA’ları kullanarak gerçekleştirdiği suikast operasyonlarında ciddi bir artış gözlemliyoruz ve bu artık yaygın bir uygulama haline geldi” dedi. 

Şarkavi’ye göre İsrail ordusu, Hava Kuvvetleri aracılığıyla yaptığı operasyonları, askerlerini korumak ve onları “direnişe maruz kalabilecek” zırhlı kuvvetlerle kara harekatı yapma zahmetinden kurtarmak ve bu sayede görevleri çok hızlı bir şekilde tamamlamak olarak görüyor. 

İsrail, özellikle patlayıcı madde konusunda yeteneklerini geliştirmeye başlayan Batı Şeria’daki direniş güçleri nedeniyle askerlerinin hayatından endişe etmeye başladı. 

Ayrıca Şarkavi, “Özellikle Batı Şeria’nın kuzeyinde İsrail operasyonları açısından yaşananlar, Gazze Şeridi’nde yaşananlara benzer, ancak daha küçük düzeyde” diye konuştu. 

Batı Şeria’nın önümüzdeki dönemde İsrail Hava Kuvvetleri’nin daha fazla saldırısına maruz kalacağını söyleyen Şarkavi ayrıca şunları ekledi; 

“Bu politika, gerek silahlanma gerekse altyapı açısından yalnızca basit araçlara sahip olan Batı Şeria’daki direniş savaşçılarına yönelik bir meydan okumadır.” 

Direniş kuvveti 

Batı Şeria’nın güneyindeki Hebron Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi Bölümü Başkanı olan Belal Shobaki ise, İsrail Hava Kuvvetleri’nin Batı Şeria’daki operasyonlarının son aylarda arttığını söyledi. 

İsrail’in kara operasyonlarına alternatif olarak Hava Kuvvetleri’ni kullanmayı tercih etmeye başladığını vurgulayan Shobaki, şu ifadelerle açıklamasına devam etti; 

“Bu, ordunun Hava Kuvvetleri tarafından daha önce operasyon yapılmadan girmeye çalıştığı bölgelerde bulunan Filistinli grupların artan gücüne işaret ediyor.” 

İsrail’in artık uluslararası veya bölgesel olarak kendisine yönelik yapılan yorum ve eleştirilere kulak asmadığına dikkat çeken Shobaki, “Kendisini Batı Şeria, Gazze veya başka yerlerde politikalarını sürdürmesine imkan verecek güvenli siyasi, güvenlik, askeri ve medya ortamında görüyor” dedi. 

İsrail yönelik gerçek bir baskı olmadığının altını çizen Shobaki, “Duyduğumuz tüm eleştiriler İsrail’e değil, yerleşimci gruplar ve bireylere yönelik” diye konuştu. 

Shobaki, Filistin direnişinin, sahadaki baskı ve karmaşıklığa rağmen yeteneklerini geliştirip duruma uyum sağladığını vurguladı. 

İsrail’in uzun yıllar boyunca Hava Kuvvetleri veya başka yollarla suikast politikası uyguladığını, ancak yine de direniş gruplarını bitiremediğini de söyledi. 

Ayrıca Shobaki, “Filistinlilere karşı yeni politikalar ortaya çıktığında, operasyonlar veya grupların tepkileri de güvenlik ve askeri düzeyde İsrail politikalarına daha fazla uyum sağlıyor” diye ekledi.