Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa 

Apartheid karşıtı mücadelesiyle tanınan, Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa; 17 Kasım 1952'de Johannesburg'da doğan Ramaphosa, hukuk eğitimi aldıktan sonra sendikacılık ve apartheid karşıtı aktivizmle adını duyurdu.
F_IKON
Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa 
29 Ağustos 2024

Deneyimli bir siyasi aktivist olarak İsrail’in Gazze’ye yönelik savaşını kınadı ve ülkesi Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail’e karşı “soykırım” davası açtı. Daha önce apartheid karşıtı faaliyetleri nedeniyle tutuklandı ve 2018 yılında eski Cumhurbaşkanı Jacob Zuma’nın yerine başkan seçildi.   

Cyril Ramaphosa 17 Kasım 1952’de Güney Afrika’nın Johannesburg kentinde doğdu. 1981 yılında Güney Afrika Üniversitesi’nden hukuk derecesi ile mezun oldu.  

Rolleri ve sorumlulukları   

Ramaphosa kariyerine Güney Afrika Sendikalar Konseyi’nde hukuk danışmanı olarak başladı ve 1982 yılında Madenciler Sendikası Genel Sekreteri oldu.   

Ayrıca, uzun mücadelesi boyunca eski Güney Afrika’da apartheid karşıtı bir aktivist olarak faaliyetlerini sürdürdü.  

Apartheid karşıtı faaliyetleri nedeniyle 1974’te bir kez tutuklandı, 11 ay hapis yattı ve 1976’da doğudaki Soweto kentinde çıkan ayaklanmaların ardından da tekrar tutuklandı.  

1990’ların başında apartheid rejiminin ortadan kaldırılmasını amaçlayan müzakerelerde önemli bir rol oynadı. Ardından 1990 yılında lider Nelson Mandela’nın hapisten çıkarılması için hazırlanan Ulusal Kabul Komitesi’nin başkanlığına getirildi.  

Ülkenin 1994’teki ilk demokratik seçimlerinden sonra Kurucu Meclis’in başkanı oldu ve Güney Afrika anayasasının hazırlanması sürecini yönetti.  

Ulusal Kongre Partisi üyeliği  

Ramaphosa, 1994’te apartheid rejiminin sona ermesinden itibaren Güney Afrika’yı yöneten, solcu ve ağırlıklı olarak milliyetçi bir parti olan Afrika Ulusal Kongresi’ne (ANC) mensup.  

Eylül 2014’te parti İsrail’i apartheid (ırk ayrımcılığı) üzerine kurulmuş bir devlet olarak kınadı, kuruluşunu insanlığa karşı işlenmiş bir suç olarak nitelendirdi. Ayrıca, bir dizi Güney Afrika kurumuyla birlikte Filistin halkıyla dayanışmasını sürdürdüğünü ve İsrail’e yönelik ekonomik boykot çağrısına destek verdiğini açıkladı.  

Ramaphosa 1999 yılında Nelson Mandela’nın yerine Afrika Ulusal Kongresi (ANC) liderliği için adaylığını koymuşsa da parti liderleri o dönemde Thabo Mbeki’yi seçmişti.  

Sonrasında ise Ramaphosa siyasetten ayrılarak finans ve iş dünyasına katıldı ve Güney Afrika’nın en zengin iş adamlarından biri haline geldi.  

2012 yılında siyasete geri dönen ve cumhurbaşkanı yardımcılığı görevine getirilen Ramaphosa, özellikle selefi Cumhurbaşkanı Jacob Zuma hakkındaki yolsuzluk suçlamalarının ardından siyasi arenada kendini kabul ettirmeyi başardı.  

İktidarın dümeninde   

Ramaphosa 2018 yılında, iktidardaki Afrika Ulusal Kongresi’nin (ANC) başına geçtikten iki ay sonra, eski Cumhurbaşkanı Jacob Zuma’yı yolsuzluk suçlamaları nedeniyle görevden alarak iktidara geldi.  

Ramaphosa, iş dünyasıyla meşgul olduktan ve Forbes dergisinin 2015 sıralamasına göre 378 milyon avro olduğu tahmin edilen bir servet biriktirdikten sonra siyasete geri döndü.  

Eski ortağı Michael Spicer, biyografi yazarı Ray Hartley’e “Ramaphosa, kral olmayı arzulayan adam” diyor ve ekliyordu: “Politika onun atan kalbiydi. İş dünyası onun hayalini gerçekleştirmek için bir araçtı, amaç değil.”  

İsrail’e dava   

29 Aralık 2023 tarihinde Güney Afrika, İsrail’i yaklaşık dört aydır yıkıcı bir savaşa maruz kalan Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilere karşı “soykırım suçu” işlemekle suçlayarak uluslararası adalet nezdinde dava açtı.  

Ülkesinin İsrail’e karşı dava açmasını değerlendiren Güney Afrika Cumhurbaşkanı Ramaphosa, hiçbir zaman bugünkü kadar gururlu hissetmediğini belirterek, ülkesinin bu davadaki amacının Gazze Şeridi’ndeki soykırımı durdurmak olduğunu söyledi.  

Güney Afrika hukuk ekibi Uluslararası Adalet Divanı’ndan anlaşma metnine (Madde 41) uygun olarak tüm geçici tedbir taleplerini onaylayan bir karar çıkarmayı başardı, ancak Divan henüz dava hakkında karar vermedi ve Gazze’de derhal ateşkes çağrısında bulunmayı açıkça kabul etmedi.