Senegal'de Tuz Endüstrisinde Çalışan İşçilerin Zorlu Koşulları ve Sömürü

Senegal'in ünlü tuz çıkarma şirketleri, AB ülkelerine ihraç ettikleri "saf ve elle çıkarılmış" ürünler için düşük ücretli işçileri sömürüyor. Tuz endüstrisindeki işçiler, haklarını talep etmeleri durumunda tazminatsız işten çıkarılmakla tehdit ediliyor.
Fokus+
Senegal'de Tuz Endüstrisinde Çalışan İşçilerin Zorlu Koşulları ve Sömürü
13 Haziran 2024

Senegal’in kalitesiyle dünyaca ünlü tuz çıkarma şirketleri, AB ülkelerine ihraç edilen; “saf ve elle çıkarılmış” sloganıyla satılan bir ürün için düşük ücretli işçiler çalıştırıyor. Bu da zorlu çalışma koşullarından muzdarip bedenler için ağır sonuçlar doğuruyor.  

Kırk yaşındaki Senegalli Hadi Bah, ülkesinin eski sömürgesi Fransa’nın başını çektiği Avrupa Birliği’ne ihraç ettiği tuz çıkarma işinde kendi deyimiyle “çok düşük bir ücretle” çalışıyor.  

Öte yandan Hadi Bah, “Ben ve meslektaşlarım, bizi bir iş sözleşmesi kapsamında işe almayı reddeden ve günde sekiz saat çalışmamız karşılığında bize en fazla 1.500 frank (2,28 avro) bir ücret veren şirketlerin sömürüsünden mustaribiz. Üstelik ülkenin güneybatısındaki Fatick eyaletinde çalışırken yaralanmamıza rağmen herhangi bir sağlık hizmeti de sağlanmadı” diyor.   

İşçiler alerji ve yaralara neden olan tuzdan olumsuz etkilendikleri için ağır iş koşullarının tesirini Bah’ın vücudunda görmek mümkün. Ancak çocuklarını beslemek için başka bir yol bulamayan Bah, Al-Arabi Al-Jadeed’e “Haklarımızı talep ettiğimizde, tazminatsız işten çıkarılmakla tehdit ediliyoruz” şeklinde konuştu.  

Çok ağır çalışma koşulları   

Senegal’in en iyi tuzu, ülkenin batısında yer alan ve Ürdün’deki Ölü Deniz’e benzer şekilde %40’a varan tuzluluk oranına sahip Retba Gölü’nden (Lake Rose) çıkarılıyor. Bu gölden ise yılda 60 bin ton tuz elde ediliyor. 

Retba Gölü’nün tuzu “saf ve elle çıkarılmış” sloganıyla gelen kendine özgü bir marka ile satılıyor. Bunun için de kilogram fiyatı 26 avroya ulaşıyor.   

Al-Araby Al-Jadeed’e konuşan Meryem Jove, tuz tarlalarında çalışan kadınların sömürülmesinin 90’lı yılların sonunda başladığını söylüyor. Zorlu koşullara rağmen başka bir alternatif olmadığını belirten Jove, “başımızın üstünde taşıdığımız ağır kaplarla teknelerden şirket tarafından belirlenen yerlere tuz taşıyoruz” ifadesine yer verdi. 

Kadın haklarını savunmak amacıyla 1954 yılında kurulan Senegalli Kadınlar Birliği’nin Genel Sekreteri Andy Khadi Jo, tuz üreten şirketlerde çalışan 6 bin işçiden 5 bininin bu şirketlerde sözleşmesiz işçi olduğunu, şirketlerin onları sadece günlük olarak işe alıp asgari ücretin altında ücret ödeyerek sömürdüğünü söylüyor.    

Senegalli Hukukçular Derneği (A.J.S) (kadın ve çocuk haklarını güçlendirmek için çalışan bir sivil toplum kuruluşu), 1 Mayıs 2023 Dünya İşçi Günü vesilesiyle yaptığı açıklamada, tuz işçilerinin sömürüldüğüne dair belgelenmiş 3 bin vaka olduğunu doğruluyor.   

Ancak Salin du Sine Saloum şirketinin vardiya müdürü Papa Aldiouma Ndiaye, görevlerinden birinin üretkenliği ve kaliteyi artırmak olduğunu ifade ederek şirketlerin işçilerle iş sözleşmesi imzalamamasına tepki gösteriyor. Bu koşulların yerli ve yabancı şirketler tarafından belirlendiğini, işçilerin bunlara uymak zorunda olduğunu ve bunu ihlal eden herhangi bir işçinin derhal işten çıkarıldığını sözlerine ekliyor.    

Ucuza tuz satın almak   

Sömürü kadın işçilerle bitmiyor, kendileri için büyük sağlık riski oluşturduğu halde tuz çıkaran ve bireysel olarak çalışan bağımsız üreticileri de kapsıyor. Ticaret, Tüketim ve Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler Bakanlığı’nın 10 No’lu Kararnamesi’nde 25 kilogramlık bir torba tuzun fiyatı 750 frank (1,14 avro) ila 1.000 frank (1,52 avro) arasında belirlenmiş olmasına rağmen, şirketler aynı malı 300 ila 700 frank (0,46 ila 1,7 avro) arası bir fiyata satın alıyor.   

Fatick Ticaret Odası Enformasyon Bölümü Başkanı (görevi işçileri hakları konusunda eğitmek) Pierre-Andin Andy, bir ton tuzun yerel şirketler tarafından Avrupa’ya ihraç edilmek üzere 95.000 franka (145 avro) satıldığını, çünkü ham tuzun daha sonra işlendiğini, saflaştırıldığını ve paketlendiğini, bunun da fiyatı önemli ölçüde artırdığını söylüyor.    

Senegal Ekonomi ve Maliye Bakanlığı Özel Sektör Destek Müdürlüğü tarafından yayımlanan “İyotlu Tuz Üretimi” başlıklı rapora göre, “Kaolack, Fatick, Kolda, Saint-Louis ve Dakar illerindeki 19 bölgeden tuz çıkarılıyor.”  

Raporda yıllık tuz üretiminin 265 bin ton olduğunu gösteriyor. Bunun %20’sini Senegal’in tükettiği, %80’ini ise en saf kristalleri alan Fransa ve İtalya’nın başını çektiği 13 Avrupa -Afrika ülkesine ihraç ettiği belirtiliyor. Öte yandan kaliteli ürünlerin lüks restoranların masalarına giderken, en düşük kaliteli ürünlerin ise Mali ve Nijer gibi ülkelere gittiği ifade ediliyor. 

Senegal, Batı Afrika’nın en büyük tuz ihracatçısı olmasına rağmen, kadınlarda düşük, fetal malformasyonlar, tiroid hastalıkları ve büyüme geriliği gibi kanda iyot eksikliğine bağlı hastalıklarla boğuşuyor. Ulusal Beslenme Geliştirme Konseyi’nin iyotlu tuz işleme projesinin direktörü Adam Angeran, Senegal hükümetinin 2000 yılında tuzun iyotlanmasını zorunlu kıldığını, ancak tuz tarlalarında kadın işçileri sömüren şirketleri cezalandıracak yasal mekanizmalar kuramadığını söylüyor.   

Hükümet işçileri koruma konusunda isteksiz   

Senegalli Hukukçular Derneği, geçtiğimiz yıl 1 Mayıs Dünya İşçi Günü vesilesiyle yaptığı açıklamada, ilgili makamlardan kadın işçilerin sömürülmesine son vermek ve şirketlere yasal yaptırımlar uygulamak için tüm önlemleri alma talep etti. Öte yandan tuz sahalarındaki işçilerin koşullarının iyileştirilmesi çağrısında bulundu.   

Kadın, Aile ve Çocuk Esirgeme Bakanı Fatou Diane Gueye, Al-Arabi Al-Jadeed’e yaptığı açıklamada, tuz çıkarma sektöründeki işçilerin istismar edildiği vakalar olduğunu kabul ediyor.  

“Sömürüye maruz kalan kadınların kendisiyle irtibata geçebilmeleri ve şikayetlerini Kadın Bakanlığı’na bildirebilmeleri için özel bir telefon hattı kurduk” diyen Bakan Gueye, Ocak-Ağustos 2023 döneminde sömürüye maruz kalan işçilerden 227’den fazla şikayet aldıklarını ifade etti. Ayrıca bu işçilerin sorunlarını çözmek ve bu duruma bir son vermek için çalıştıklarını sözlerine ekledi.   

Ancak Senegal Barosu, hükümeti ayak sürümekle suçluyor ve Avrupa’ya tuz ihraç eden şirketler tarafından manipüle edilen Senegalli tuz işçilerinin haklarını savunmak için sorumluluklarını yerine getirmesini talep ediyor.