Gazze’de Çocuk Felci Virüsü Alarmı: İsrail’in Planı Olası Pandemi Mi?

Gazze’de bulunan sağlık bakanlığı, savaş nedeniyle yerinden edilen binlerce kişinin çocuk felci riski altında olduğu konusunda uyardı. Şu ana kadar ise herhangi bir vaka tespit edilmese de Gazze'deki koşullar göz önüne alındığında salgına yol açabileceği yönündeki endişeler giderek artıyor.
Gazze’de Çocuk Felci Virüsü Alarmı
23 Temmuz 2024

Birleşmiş Milletler kuruluşu UNICEF ile Gazze’deki sağlık bakanlığı tarafından yapılan testler sonucunda, Gazze'den alınan kanalizasyon örneklerinde çocuk felci virüsü tespit edildi. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) sözcüsü Christian Lindmeier, Gazze Şeridi'ndeki altı kanalizasyon sistemi noktasında çocuk felci virüsü Tip 2'nin tespit edildiğini ancak şimdiye kadar hiçbir hastanın bulunmadığı açıkladı. Lindmeier vaka tespit edilmese de çocuk felci virüsünün varlığının "son derece endişe verici" olduğunu belirtti. 

İsrail Sağlık Bakanlığı da laboratuvarda test edilen kanalizasyon örneklerinde çocuk felci virüsü Tip 2'nin tespit edildiğini açıkladı.  

Gazze’deki sağlık bakanlığı, İsrail tarafından işgal edilen kentte sağlık sorunlarının derinleştiğine vurgu yaparak, "Altyapının tahrip edilmesi nedeniyle kamp çadırları arasında ve yerleşim alanlarında biriken ve akan atık sularda çocuk felci virüsünün varlığı yeni bir sağlık felaketine işaret ediyor" ifadesine yer verdi.  

Açıklamada, kanalizasyon ve çöp birikimiyle kirlenen "ciddi aşırı kalabalık" ve "su kıtlığı"na vurgu yapıldı.  

Bakanlık, İsrail'in hijyen malzemelerinin Gazze'ye girmesine izin vermemesinin "farklı hastalıkların yayılması için uygun bir ortam yarattığını" belirtiyor.  

Çocuk felci yeniden ortaya çıktı 

Çocuk felci, poliovirüsün neden olduğu bir hastalıktır. Çoğu insanda hafif belirtilere neden olan veya hiç belirti göstermeyen bu virüs, bazı insanlarda felce veya ölüme yol açabilir. Bulaşıcı bir hastalıktır. Çoğunlukla 15 yaşından küçük çocukları etkilese de daha büyük kişilerde de ortaya çıkabiliyor. 

BM kuruluşları, çoğunlukla kanalizasyon ve kirli su yoluyla yayılan çocuk felcinin ortadan kaldırılması için 40 yıldır kampanya yürütüyor ancak son yıllarda Afganistan, Pakistan ve Nijerya'da bazı münferit vakalarda yeniden bir canlanma yaşandı. 

Gazze Sağlık Bakanlığı da temiz suyun getirilebilmesi ve kanalizasyon arıtma işleminin yeniden başlatılabilmesi için İsrail saldırısının durdurulması çağrısında bulundu. 

Gazze'nin merkezindeki Deyr el-Balah kasabasındaki yetkililer, bu hafta atık su arıtma istasyonlarının yakıt eksikliği nedeniyle kapatıldığını bildirdi. Yolların “atık sular altında kalacağı” ve çoğu yerinden edilmiş 700 bin sivilin kanalizasyon kaynaklı hastalıklara yakalanma riskiyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardılar. 

İsrail işgal ordusunda çocuk felci aşısı uygulanacak 

İsrail ordusu yaptığı açıklamada, kıyı yerleşim bölgelerindeki test örneklerinde bulaşıcı çocuk felci virüsünün kalıntılarının bulunmasının ardından Gazze Şeridi'nde görev yapan askerlere çocuk felci aşısı yapılacağını belirtti. Times of Israel'in haberine göre aşı uygulaması, gönüllülük esasına dayalı olarak Gazze Şeridi'nde görev yapan tüm askerleri kapsayacak. 

Ayrıca, uluslararası grupların işbirliğiyle Gazze'nin 2,3 milyonluk nüfusunun bir milyondan fazlasını kapsayacak kadar yeterli aşının getirildiğini de ifade ediyor. 

“Saatli bir bomba”  

Al Jazeera'ye konuşan Doktor Tanya Haj-Hassan, kanalizasyondaki virüs için "saatli bomba" benzetmesinde bulundu. Dr. Tanya Haj-Hassan, “Normalde eğer çocuk felci vakanız varsa, onları izole edeceksiniz, kimsenin kullanmadığı bir banyoyu kullanmalarını sağlayacaksınız, diğer insanlara çok yakın olmadıklarından emin olacaksınız, ama bu imkansız” dedi.  

Dr. Tanya Haj-Hassan, sözlerinin devamında ise aşılamaya dikkat çekerek şöyle konuştu: 

“En az son dokuz aydır, aksi takdirde çocuk felci aşısı olacak çocuklar ve bir salgın durumunda takviye aşı alması gereken yetişkinler de dahil olmak üzere, sağlık çalışanları da dahil olmak üzere herkes şu anda aşı olmadan mülteci kamplarında toplanmış durumda.” 

Haj-Hassan, halihazırda "sağlık çalışanlarının doğrudan hedef alınması, sağlık çalışanlarının kaçırılması ve sağlık çalışanlarının öldürülmesi yoluyla” yok edilen Gazze’deki sağlık sisteminde hastalığın sağlık çalışanları arasında yayılmasının "felaket" olacağını söylüyor. 

İsrail işgal güçleri, 7 Ekim'den bu yana Gazze'nin sağlık altyapısının büyük bir kısmını yok etti. Birçok hastane İsrail tarafından vuruldu. Çok sayıda sağlık çalışanı bu saldırılarda hayatını kaybetti.  

Hepatit A ve C de ortaya çıktı 

Cenevre merkezli Euro-Med İnsan Hakları İzleme Örgütü, Aralık 2023'te yaptığı açıklamada, bulaşıcı hastalıkların ve salgın hastalıkların modern tarihte eşi benzeri görülmemiş bir şekilde Gazze Şeridi'ni etkileyebileceğini bildirdi. İnsan hakları kuruluşu, Gazze Şeridi'nde yaşayan yaklaşık 2,3 milyon insanın yüzde 45'inden fazlasının çocuk olduğunu ve Filistinlilerin yalnızca bombalar ve füzeler nedeniyle değil, salgınlar ve bulaşıcı hastalıklar nedeniyle de ölüm riskiyle karşı karşıya olduğunu vurguladı.  

Gazze Şeridi'nde 7 Ekim'den bu yana binlerce su çiçeği, uyuz ve deri döküntüsü vakası tespit edildi. Bunun yanı sıra, Hepatit C vakaları doğrulanmış olsa da, kesin enfeksiyon sayısı ve hastalığın yayılım durumu hakkında net bilgi bölgedeki koşullar nedeniyle teyit edilemedi. Yine geçtiğimiz aralık ayında Han Yunus'ta 15 ila 30 Hepatit A vakası tespit edilmişti. 

İsrailli eski generalin açıklaması yeniden gündeme geldi 

Dönemin İsrail Başbakanı Yitzhak Rabin 1992'de "Gazze'nin deniz tarafından yutulması iyi olurdu ama bu imkansız" demişti. Akademisyen Nadia Naser-Najjab, The Cairo Review of Global Affairs’teki yazısında eski siyasetçinin bu sözlerini hatırlatarak şöyle diyor: 

“Devam eden çatışmanın hararetiyle bu alıntı, İsrail'in siyasi-askeri elitinin uzun süredir Gazze Şeridi'ne ve halkına karşı beslediği küçümsemeyi hatırlatıyor; bu, daha yakından incelenmekten kaçan bir duygudur. İsrail'in son 20 yıldaki Gazze savaşı, Filistin varlığını tarihi Filistin'den uzaklaştırmayı amaçlayan, 1948 Nekbe'den bu yana ve öncesinde devam eden daha geniş bir siyasi projenin parçasıydı. İsrail savunmasız sivilleri, dini mekanları, sağlık ve eğitim tesislerini bombalarken, kitlesel açlık ve hastalık koşullarını yaratırken bu projeyi hatırlamak çok önemli.” 

Nadia Naser-Najjab’ın da yazısında belirttiği üzere, gerçekten de İsrail, Gazze’de çeşitli hastalıkların ortaya çıkmasına neden oluyor mu? Bu konuda geçtiğimiz yılın kasım ayında iki İsrailli üst düzey isimden tepki çeken bir açıklama geldi. İsrail'in “güney Gazze'deki Filistinliler arasında şiddetli salgın hastalıkların ortaya çıkmasına izin vermekten ‘çekinmemesi’ gerektiğini” söyleyen emekli bir İsrailli general, salgın hastalıkların İsrail'i "zafere yaklaştıracağını" ileri sürüyordu. 

Daha önce İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi’ne başkanlık eden emekli Tümgeneral Giora Eiland, “Dünyanın gözünü korkutmayalım” başlıklı yazısında şu ifadeleri kullandı:  

“Uluslararası toplum bizi Gazze'de bir insani felaket ve ciddi salgın hastalıklar konusunda uyarıyor. Ne kadar zor olursa olsun bundan kaçınmamalıyız. Sonuçta Gazze Şeridi'nin güneyindeki ciddi salgınlar zaferi yaklaştıracak ve İsrail askerleri arasındaki kayıpları azaltacak.” 

Eiland’ın yazısının devamı ise, “Gazze'nin 'fakir' kadınları kimlerdir? Hepsi Hamas katillerinin anneleri, kız kardeşleri veya eşleri ve hayır, bu zulüm sırf zulüm olsun diye değil, çünkü karşı tarafın acı çekmesini amaç olarak değil araç olarak destekliyoruz” şeklindeydi.  

Eiland’ın yazısı İsrail’in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich tarafından da kabul gördü. Smotrich, X (Twitter) hesabındaki paylaşımında söz konusu yazıyı yayınlayarak, “Her kelimesine katılıyorum” dedi.  

 

Ayrıca, Giora Eiland, 12 Ekim'de İngilizce olarak yayımlanan başka bir köşe yazısında ise İsrail'i, "on binlerce, hatta yüz binlerce insanı Mısır'a veya Körfez'e sığınmaya" zorlamak için koşullar aramaya çağırıyordu. 

 

Kaynaklar: Al Jazeera, Middle East Eye, The New Arab